Tam Gün Yasası Hakkında Basın Açıklaması Yapıldı

Bursa Tabip Odası, SES Bursa Şubesi ve DEV- Sağlık-İş'in 19.01.2010 Salı Günü saat 11:30'da Muradiye Devlet Hastanesi Poliklinik kapısı önünde "Tam Gün Yasası" ile ilgili yapmış olduğu basın açıklaması metni aşağıda bilgilerinize sunulmuştur.

Bursa Basının değerli çalışanları, sevgili çalışma arkadaşlarım,

AKP Hükümetin 3 yıldır gündemde tuttuğu sahte “Tam Gün” yasa tasarısı bugün TBMM’de kabul edilmek üzere el kaldırmaya sunuluyor. “Temel yasa” adıyla sunulan yasa maddeleri mecliste okunmuyor bile. Maddeler toptan görüşülüyor. Telaşla, aceleyle yasalaştırılmaya, gerçekler gizlenmeye çalışılıyor. Bu Yasanın sadece adı doğrudur ve Tam Gün bu yasanın sadece adında mevcuttur. Biz sağlık emekçileri aslında bir “sağlık işgücü piyasası düzenleme kanunu” olan ve tüm sağlık çalışanlarına hiç bir ekonomik kazanım getirmeden ek mesleki külfetler yükleyen bu sahte Tam Gün yasasına itiraz ediyoruz.

“Muayenehanede para alınmasını engelleyeceğiz”, “doktor ile hasta arasında para ilişkisini keseceğiz” gibi iddialı ve popülist laflar eden siyasi iktidarın yaptığı aslında söylediklerinin tam tersidir. Son yeni yıldır yavaş yavaş uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile para vermeyenin kamu hastanelerine ayak bile basması engellenmiş, tüm sağlık hizmetleri AKP tarafından paralı hale getirilmiştir. Bıçak parasını yasallaştırıp, ek ücret, katkı payı gibi isimlerle özel ve kamu hastanelerinde vatandaşa ödetenler için “bıçak parası bahane, katkı payı şahanedir”.

Bu Yasa EMEĞİMİZİ DEĞERSİZLEŞTİRMEYİ, GELECEĞİMİZİ BELİRSİZLEŞTİRMEYİ hedeflemektedir. Bu yasa radyasyon çalışanı binlerce sağlık çalışanlarına açık ölüm tehlikesi dayatmaktadır. Biz sağlık emekçileri bu Yasaya itiraz ediyoruz. Bugün Bursa’nın dört bir yanında kamu hastanelerinde işimizi gücümüzü bıraktık eylem yapıyoruz. İşimize, aşımıza, mesleki geleceğimize sahip çıkıyoruz. 

Sağlık çalışanlarına karşı haklı kışkırtan, sağlık emekçilerine hiç hak etmedikleri suçlamalar yönetin siyasi iktidarın bu yasayı çıkarmaktadır gerçek amacı sağlık hizmetlerini ticarileştirmektir, piyasalaştırmaktır, özelleştirmektir.

Sahte Tam gün yasası aslında yarım bir yasadır, öbür yarısı Kamu Hastane Birlikleri Yasası olan bu Yasa özel ya da kamuda çalışan tüm sağlık çalışanlarının mesleki bağımsızlığını tıp tüccarlarına devretmek, gelirlerini düşürmek için çıkarılmaktadır. Bu yasa metninde yer alan ve hiçbir anlam taşımayan birçok düzenleme Kamu Hastane Birlikleri tasarısı yasalaştıktan sonra anlam kazanacak, sağlık tümden özelleştirilecektir. Kamu sağlık kurumları kapatılabilecek, satılacak, özelleşecek, devredilecek yani birer ticari işletme haline getirilecektir. Sağlık hizmetini üreten bizlere de ya sözleşmeli kölelik ya da TEKEL işçisine olduğu gibi 4-C statüsü dayatılacaktır.

"Tam Gün" Yasa Tasarısı, daha fazla tıbbi işlem, daha fazla kazanç anlayışının hakim olduğu performans uygulamaları üzerine kurulu bir sistemdir. Yasa, esas olarak, mesai içi ve mesai dışı olarak döner sermayeden ek ödemenin dağıtımını temel alan bir düzenlemeyi içermektedir.

"Tam Gün" Yasası ile getirilecek olan performansa dayalı ödeme sisteminin en önemli etkisi eğitim üzerine olacaktır. Bu yasanın uygulamaya girmesiyle birlikte, tıp eğitimi ve uzmanlık eğitimine ayrılan süre, özellikle de hasta başı eğitim süresi azalacak; eğitim, araştırma ve nitelikli sağlık hizmeti sunumu gibi iyi hekimlik değerlerinden ödün vermek kaçınılmaz olacaktır.

Sağlık eğitiminde ve hizmet sunumunda ekip çalışması temel iken, bu Yasa, gerek hekimler ile diğer sağlık çalışanları arasında, gerekse hekimlerin kendi aralarında daha fazla kazanabilme amaçlı rekabetin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Bu durum çalışma barışını bozacak; eğitimin ve hizmet sunumunun olumsuz etkilenmesine ve aksamasına neden olacaktır.

Bu yasayla birlikte, endikasyonsuz müdahaleler, etik olmayan uygulamalar ve uygulama hataları artacak; hasta başına düşen muayene süresi ise azalacaktır.

Yasa, ne hekimlerin ne de diğer sağlık çalışanlarının kamusal haklarına herhangi bir katkı sağlamayacağı gibi, yeni kesintilerle hak kayıplarına yol açacaktır. Bu yasa Anayasa sucu işleyerek “işveren payı dâhil tüm sigorta primlerin” çalışanlara ödetmeye kalkmakta, emekliliğe yansıyacak denen ek ödemenin tüm külfeti çalışanlara yıkılmaktadır. Daha fazla kazanabilmek için haftanın yedi günü 24 saat çalışmak zorunda kalacak olan sağlık çalışanlarının sunacakları hizmetlerde nitelik kayıpları yaşanacak ve halkımız bu durumdan olumsuz etkilenecektir. SORUYORUZ. bir hekimin 100. hastası olarak muayene olmak ister misiniz?

Genel Sağlık Sigortasının uygulandığı ülkemizde, sigorta kapsamı içinde yer alan kişilerin sayısı giderek azalırken, her geçen gün hastanelere hastalar tarafından ödenen katkı ve katılım paylarının giderek arttığına tanık oluyoruz. "Tam Gün" Yasası sağlık sistemiyle doğrudan ilişkilidir. Sağlık kurumlarının birer işletme olarak görüldüğü, piyasa anlayışının hakim olduğu bir sistemde gerçek anlamda bir tam günden söz edilemez.

"Tam Gün" Yasasının “tam” olabilmesi, vatandaşın birinci basamaktan son basamağa, yani üniversite hastanelerine kadar hiçbir katkı payı ödemeden sağlık hizmeti alabilmesi, ilaç ve diğer sağlık harcamalarının tamamının devlet tarafından karşılanması halinde mümkün olacaktır.

"Tam Gün" Yasası, tıp fakültelerinde eğitim ve araştırmayı özendirici olduğunda, hekimlere ve diğer sağlık personeline “performans puanı karşılığı” ek ödeme yerine, emeklerini karşılayacak düzeyde, emekliliğe yansıyan bir temel ücretin verilmesini sağladığında, SAĞLIK TAZMİNATI ödendiğinde “tam” olacaktır.

Hekim, ebe, hemşire, teknisyen, taşeron işçisi, sözleşmeli çalışan yani sağlık hizmeti üreticisi olan bizler, “tam” olmayan bu yasaya itiraz ediyoruz.

Kamuoyunun bilgisine saygı ile sunulur.

BURSA TABİP ODASI

SES BURSA ŞUBESİ                                       

DEV- SAĞLIK- İŞ

 


19 Ocak 2010     Okunma Sayısı : 1129